Bu kadının adı Ayşem Aklar, Nazi Partisi’nin Silivri bilmemnesiymiş. Dün bir paylaşımın altına yaptığım yoruma cevap olarak beni “FETÖ’cü olmakla” itham etti. Kendi Genel Başkanlarının GÖTÜNDEKİ 1 KİLO BOKA bakmadan başkasına bok atma peşine düşen bu hanımefendiye iddiasını ispat etmesi için bu öğlene kadar süre verdim ve aksi takdirde ŞEREF VE HAYSİYET YOKSUNU BİR MÜFTERİ OLDUĞUNU tüm Silivri’ye ilan edeceğimi söyledim. Süresi doldu. 27 yıllık gazetecilik yaşantımda, bir köşe yazımda, bir haberimde, 7 kitabımdan birinde, katıldığım televizyon programlarında, sosyal medyada, Twitter’da, Facebook’ta Fetulah Gülen ve Fetullahçı Terör Örgütü hakkında en ufak bir övücü cümlemi bulup çıkarsın, şu an gazeteciliği bırakacağım. HODRİ MEYDAN! Ahraz insan; bütün Silivri bilir ki, sizin başbuğlarınız, büyük abi ve ablalarınız, AKP içindeki istisnasız herkes, DYP ve ANAP kadrolarının neredeyse tamamı, kısacası Türkiye’de SAĞ SİYASET YAPAN NEREDEYSE HERKES geçmişte en az bir kere Fetö’ye “hocaefendi” çekerken, Türkçe Olimpiyatları’nı ya da yurtdışındaki okulları överken, ben Silivri Cezaevi önünde İşçi Partisi’nin nöbet çadırlarında yatıp kalkıyor ve FETÖ’ye ŞEREFSİZ diyordum. Silivri’de beni tanıyan kime “Kaan Göktaş ve FETÖ” desen ağzıyla değil, mabadıyla güler sana! İddiam geçerli: Bu postun altına benim FETÖ’yü övdüğümü ya da savunduğumu gösteren bir kanıt paylaş, paylaşmazsan ŞEREF, ONUR VE HAYSİYET YOKSUNU BİR MÜFTERİSİN!!! Ayşem Hanım’ın bu iftira dolu paylaşımlarının aynı anda ekran görüntüsü (zaman damgalı olarak) alındı ve Internet Archive’e yüklendi. Bugün de Avukatım Şakir Okuş tarafından suç uydurma ve iftira iddiasıyla SUÇ DUYURUSUNDA bulunuldu. Takipçisi olacağız, dava sonunda kazanacağım tazminatla, Silivri Çarşı Meydanı’nda Suriyeli, Afganistanlı ve Pakistanlı sığınmacılara ENAYİ LOKMASI dağıtacağım sevabına!!!!