CHP Silivri Belediye Meclis Üyesi Cabbar Doğan, baz istasyonları konusunda Silivri Belediye Meclisi’nde bir konuşma yaptı:
“Sayın başkan, değerli meclis üyeleri, Silivri sınırları içinde yeni baz istasyonlarının kurulumu konusunda belediye başkanına yetki noktasında, konunun ekonomik, sosyal, sağlık ve psikolojik boyutuyla çok önemli olduğundan ve Semizkumlar mahallemizde yaşadığımız talihsiz yer seçimi ve oluşmuş mağduriyetimiz nedeniyle söz almak zorunda hissettim kendimi. Elbette hepimizin elinde bir cep telefonu var ve neredeyse onsuz yaşayamaz hale geldik. Bu boyutuyla bakıldığında baz istasyonları çok önemli bir ihtiyaç. Ancak bir ihtiyacın karşılanması birlerinin kar hanesine milyon dolarlar akıtırken, diğerinin hanesine sağlık hakkı başta olmak üzere, sosyal, psikolojik ve ekonomik mağduriyet olarak dönüyorsa orada toplumsal fayda gibi görünen bir hizmet, önlenemez zararların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. İlginçtir bu baz istasyonları yaşam alanlarının dışında kurulması önerilirken, çoğunlukla dar gelirlilerin yaşadığı mahalleler tercih edilmektedir. Semizkumlar da olduğu gibi bin bir emekle, temizlikçilik yaparak başını sokacağı bir konutta çocuklarını okutmaya çalışan bir kadının dünyadaki tek varlığı olan evinin nerdeyse tepesine, yani bitişik arsaya İBB bürokratlarının oluruyla devasa bir demir yığınının jandarma gözetiminde inşa edip, hem o kadının hem de mahallenin orta yerine baz istasyonu kondurmak nasıl bir hizmet olabilir? Ama oldu. En zor şartlarda enilmiş bir kadının evinin ekonomik değerine verdiği zarar bir yana, tepenizde bir demir yığını ve yedi yirmi dört saat kulaklarınızda bir zırıltı sesi, hangimiz böyle yaşaya biliriz? Alsan alınmaz satsan satılmaz bir mağduriyet. Birde ona kamusal bir kılıf geçirdiler. Kamusal kılıf olunca vatandaşın boyun eğmek zorunda bırakılması Anayasanın… “sosyal hukuk devleti” iddiası ve 56. Madde ki ; … herkes sağlıklı bir çevrede yaşama hakkına sahiptir hakkı çiğnenmiş olmuyor mu? Ayrıca yargının; Baz istasyonlarının yüksek düzeyde elektromanyetik yaydığından tarihi, kültürel, dini ve konut gibi bireysel ve kamusal yaşam alanlarından uzak kurulması kararları bilimsel olarak ispatlanmış, yargı karalarıyla tescil edilmiş olmasına rağmen, GSM operatörleri işin kolayına kaçarak az maliyetle, mahkemelerle uğraşamayacak yada ekonomik bir yan gelir peşinde olan insanları ikna ederek mahalle aralarına ve kamu binalarına kurdukları baz istasyonlarıyla, gözle görülmeyen yakın tehlikeyle karşı karşıya bırakılmaktayız. Semizkumlar da olanda bence tamda budur. Bunun en yakın tanığı mahalle halkımızdır. Büyük bir protestoyla karşılamışlardı. Bir diğer tanığı bensem bir diğeri de belediye başkanımızdı. O gün mahalle halkının haklı itirazına destek olmuştu. Ancak bir avuç ekonomik ve siyasi güçlüler onca emsal yargı kararlarına rağmen bildiğini yapmaya devam ettiler. Bize diyorlar ki Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK)’nın yetkili olduğu kararlarda “ulusal ve uluslararası standartların güvencesi dahilinde yapılan baz istasyonlarının hiçbir zararı yoktur. Müsterih olun” diyorlar ve itiraz edenleri de nerdeyse moda tabirle terörist demeye getiriyorlar. Ancak sözü uzatmadan onlarca Yargıtay kararlarından örnek bir bölüm sunmak isterim. BAZ İSTASYONUNUN ÇEVREYE ZARARI VE PSİKOLOJİK ETKİSİ başlığıyla verilen 27.11.2008 tarih, Esas 2008/4841 ve 2008/14685 kararda; özetin özeti diyor ki; “..dar anlamda ve para ile ölçülebilen bir zarar yok ise de, çevre binalarda ve bu bağlamda davacının oturmakta olduğu binada yaşayan insanlar için sağlık bakımından büyük endişeler taşıdığı, bu yerde oturanların psikolojik olarak yaşamını olumsuz biçimde etkilemekte ve bunun da psikolojik yapısında tedirginlik ve ümitsizlik yaratacağı; bu haliyle de yaşamdaki sağlık değerleri düşünüldüğünde o yerde oturmanın olumsuz hale geleceği göz önün de tutulduğunda, davacının zarar gördüğü kabul edilmeli ve davanın kabulüne karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler üzerinde durulmadan yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.” Gibi onlarca karar var. Sayın başkan, yerel seçimlere çok az bir zaman kala alacağınız bu yetki, Semizkumlar da yaşadığımız mağduriyetin yenilerinin yaşatılmayacağına inanmak isterim. Ancak GSM operatörleri onlarca emsal yargı kararlarına, halkın tepkisine rağmen yerel yönetim ve siyaseti de aşan uygulamalardan çekinmediklerini yaşayarak öğrendik. Bu nedenle arkasından hiçbir şey aramadan çekincelerimizin dikkate alınmasını özellikle talep ediyorum. Hatta bu yetkiden bir iyilik çıkacaksa, başta semiz kumlardaki o garabet baz istasyonunu kaldırılması bundan sonra bu gibi durumların yaşamayacağına çok değerli referans olacaktır. Meclisimizi saygıyla selamlarım.”