KAAN GÖKTAŞ YAZDI
Batan kripto para borsası Thodex’in kurucusu Faruk Fatih Özer’in yaklaşık 12 bin yıl hapis cezasıyla tutuklu yargılandığı cezaevindeki hücresinde ölü bulunmasının ardından “gerçekten öldü mü?” komplo teorileri tavan yaparken, genç girişimcinin filmlere konu olacak hikayesinin Arnavutluk ayağı ilgi çekici detaylara sahip.
“Türkiye’nin ilk global kripto para borsası” sloganıyla 2017 yılında kurulan ve 2021 yılındaki küresel çaptaki kripto para balonu furyasında onbinlerce yatırımcının paralarıyla birlikte batan Thodex’in kurucusu Faruk Fatih Özer, olaydan sonra kayıplara karışmıştı. Başlatılan operasyonda 8 ilde 62 kişi gözaltına alınmış, bunların 21 tanesi tutuklanmış, Özer’e ise ulaşılamamıştı. Vurgunun büyüklüğü 400 bin mağdur ve yaklaşık 2 milyar dolar olarak açıklanırken, sosyal medyada önce Özer’in Tayland’a kaçtığı haberleri yayıldı. Ancak birkaç gün içinde Tayland değil Arnavutluk’a kaçtığı ortaya çıktı. Anadolu Ajansı’ndan servis edilen bilgilere göre Özer 17 Nisan 2021 günü İstanbul Havalimanı’ndan Arnavutluk’un başkenti Tiran’a giden bir uçağa binmişti. İçişleri Bakanlığı bunun üzerine harekete geçti. 22 Nisan’da Savcılık tarafından talep edilen kırmızı bülten, jet hızıyla 23 Nisan günü çıkartıldı.
INTERPOL TARAFINDAN ÇIKARTILAN SON TÜRKİYE VATANDAŞI BÜLTENİ
Interpol’ün resmi sitesindeki verilere göre, Türkiye devletinin en üst makamlarının yakından ilgilendiği konu ayrı bir önem taşıyor. Zira Fatih Özer’den sonra hiçbir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı için kırmızı bülten Interpol resmi sitesinde yayımlanmadı. Her ne kadar bu olaydan sonra yüzlerce farklı olay ve binlerce kişi için Türk emniyet makamları ve İçişleri Bakanlığı tarafından “kırmızı bülten çıkartıldı” ifadeleri kullanılsa da, bunların hiçbiri Interpol tarafından resmi sitede yayınlanmadı. Faruk Fatih Özer, Interpol’ün sitesinde arama bülteni yayımlanan son Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı idi.
BİZZAT SOYLU DEVREYE GİRDİ, 4 AYRI EKİP KURULDU
Thodex’in kurucusu firari Fatih Özer için dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bizzat devreye girdi. Soylu, kırmızı bülten çıkartılmasının ardından mevkidaşı Arnavutluk İçişleri Bakanı Bledar Cuci’yi telefonla arayarak konu hakkında bilgi verdi. Aynı gün yine dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş da Arnavut mevkidaşı ile koordinasyon ve işbirliği görüşmeleri yaptı. Konu için 4 ayrı uzman ekip kuruldu. Arnavutluk polisinin araştırmaları neticesinde Özer’i Tiran Havalimanı’nda karşılayan ve rehberlik eden Arnavut vatandaşı bir kişi tespit edildi. Yakalanan şahıs Özer’i tanımadığını, para karşılığı rehberlik yaptığını söyleyince serbest bırakıldı.
ARNAVUT MAFYASININ ELİNE DÜŞTÜ
İzini kaybettirmek için Arnavutluk’u seçen Faruk Fatih Özer’in motivasyonlarından biri ülkenin Türkiye vatandaşlarına vizesiz giriş imkanı sağlaması ve Karadağ, Bosna Hersek, Sırbistan gibi yine vizesiz diğer “köprü” ülkelere geçişin kolay olmasıydı. Ancak Fatih Özer bu ülkede kendisini saklaması ve gerekli organizasyonları yapması için yardım istediği mafyanın eline düştü. Arnavut mafyası önce olaylar yatışana kadar saklama ve Avrupa’ya güvenli geçiş ayarlama, sahte pasaport ve kimlik temin etme karşılığı Özer’den bir miktar para aldı. Ancak Türkiye devleti konunun üzerine gittikçe, medyada olay gündem olamaya devam ettikçe süreç uzadı. İşin içine Interpol’ün girmesiyle Arnavutluk polisi de çemberi daraltmaya başladı. Süreç uzadıkça mafyanın para talepleri de hem sıklaşmaya, hem istenen rakamlar artmaya başladı. Bir süre sonra Fatih Özer istenen para taleplerini karşılayamaz duruma geldi. Zira kripto borsasının geçmişteki tüm işlemleri teknik inceleme altında olan Özer’in kullanma ihtimali olan kripto para cüzdanları da tespit edilmiş, bu kadar yüklü miktarlarda kripto paraların transferi ve nakde çevirmek artık neredeyse imkansız hale gelmişti. Bir yerden sonra istenen paralar ödenmeyince mafya Özer’i korumayı ve saklamayı durdurdu. Hatta bir iddiaya göre bizzat mafya tarafından ihbar edildi. Zira o dönem basında yer alan haberlere göre Özer’i havalimanında karşıladığı tespit edilen ve ilk günlerde gözaltına alınıp serbest bırakılan şahıs ve bir kişi daha tekrar gözaltına alınmıştı. Bu ikinci gözaltının hemen ardından Özer, Arnavutluk’un Vlora kentinde saklandığı evde yakalandı.
UZUN SÜREN MAHKEME SÜRECİNİN ARDINDAN İADE
30 Ağustos 2022’de gece operasyonuyla yakalanan Özer, Elbasan Asliye Mahkemesi tarafından 2 Eylül’de tutuklandı, Özer’in avukatlarınca temyize götürülen tutukluluk kararı, Dıraç Temyiz Mahkemesi tarafından onandı. Elbasan Asliye Mahkemesi, 17 Kasım 2022’deki duruşmada, Elbasan Savcılığı’nın “Özer’in Türkiye’ye iade edilmesine izin verilmesi” yönündeki talebinin kabul edildiğini bildirdi, karar yine temyiz edildi ancak 30 Aralık 2022’de yapılan duruşmada, Özer’in Türkiye’ye iade edilmesine ilişkin karar onandı. Bu sürecin sonunda Özer, 20 Nisan 2023 günü sabah saatlerinde, yani kaçtıktan tam 1 yıl 3 gün sonra tarifeli uçakla Türkiye’ye iade edildi. Özer’i uçaktan inerken Türk polisi karşıladı. Türkiye’de görülen yargılama sonrası Özer hakkında yaklaşık 12 bin yıl hapis cezası talep edilmişti.






